VERİN OYUNUZU CUHURİYE …….

         

                             

             Bu gün, seçim tahminim konusundan yazı yazmak istiyordum ama duygusal düşüncelerim yüzünden yanlış tahmin ederim diye yazmadım.

             Seçimin sonuçlarına etkide bulunmak için birkaç sözüm olacak dostlarım.

            Bu 31 Mart seçimlerinde,

           İşiniz arttı ise, kazancınız arttı ise,

           Küçülmedi ise işletmeniz,

            Çıkarmadı iseniz işçileriniz den bazılarını.

           Emekli iseniz ve maaşlarınız eskisinden daha çok işe yarıyorsa,

           Kazancınız arttı ise. Refahınız arttı ise.

             Çocuklarınızın, eşinizin, konu komşunuzun, yanında kazancınızın artmasından dolayı eve daha çok alış veriş yaptığınızdan dolayı itibarınız arttı ise.

          Borçlarınızı aksatmadan ödeye biliyorsanız.

           Yarın endişesi yaşamıyorsanız çocuklarınız ve torunlarınız için.

          Ülkeniz için, çocuklarınız için ve sevdiklerinizin  geleceği için, her şeyin iyi olduğunu düşünerek, uyuya biliyorsanız yataklarınızda.

           Korku yoksa, geleceğe dair içinizde. Ve inanıyorsanız bu ülkede satılan, kapatılan yüzlerce fabrikaya rağmen iyi olacağına ülkemizin.

        Cumhuriyetin bütün kazanımlarının yok edilmediğine inanıyorsanız. Onca vaatlere rağmen söylenenlerin, tersi  gerçekleş miyorsa.

         Siz, hala üretim yapmadan, ülke bazında üretim seferberliği yapmadan, ülkemizin ekonomik kurtuluşuna inanıyorsanız.

         Döviz yükselmesinin, üretimsizlikten değil de, israftan değil de, bizi kıskananlar tarafından olduğuna inanıyorsanız.

       Veriniz oyunuzu, Cumhuriyete inanmayanların, Cumhur İttifakına. T.C. yi Devlet dairelerinden silenlerin ittifakına.

         Milletin aklıyla alay edenlerin ittifakına. Tank palet fabrikasını bile yabancılara verip de Milli olduğunu söyleyenlerin ittifakına.

        YOK, DEĞİL, BU YUKARIDA YAZDIKLARIMIN TERSİ OLDUYSA, Sizler bu üretimsiz, tüketimin ülkeyi batırdığına inanıyorsanız. Millet bahçeleri yerine YENİDEN MİLLET FABRİKALARI İŞ, AŞ MUTLULUK VE BARIŞ İÇİNDE BİR ÜLKE VE DÜNYA DİYORSANIZ; Dur deyin bu gidişe,

        Cumhur ittifakına ve onların işaret ettiklerine vermeyiniz oyunuzu. Bu hareket onların yanlışlarını onaylamadığınızı göstersin.

         Bu oylarının azalması, onların yanlışlarına dur dediğinizin işareti olsun.

           Onlarda toparlansın, düzel sinler, bilsinler yaptıklarının yanlışlığını bilsinler.

            Bilsinler ülke ekonomisinin çöktüğünü.

            Bilsinler Atatürk ün karma ekonomik sisteminden, ÜRETİMDEN BAŞKA YOLUN OLMADIĞINI.     

            Çıksınlar israf denen günahtan.

            Uyansınlar bu gaflet den.

            Bıraksınlar kin ve nefret aşılamayı. Hiç değilse iktidarda kaldıkları sürece düzeltmeye çalışsınlar yanlışlarını. Üretimsizlik ve israf konusunda da yanıldık desinler, razıyız.

           Anlasınlar bu Milletin HER FERDİNİN İNSAN ONURUNA YAKIŞIR BİR BİÇİMDE YAŞAMASI GEREKTİĞİNİ. Sadece, yandaş mutlu etmekle ülkenin kurtulmayacağını.

             Asıl BEKA SORUNUNUN üretimsiz, teslim alınmış, fabrikaları satılmış, kapatılmış, insanları yıldırılmış, susturulmuş, korkutulmuş, borçlandırılmış, aciz duruma düşürülmüş bir ülkede, ASIL BEKA SORUNUNUN yaşanacağını öğrensinler.

                              Mehmet KIZILASLAN 26-03-2019

MÜSLÜMAN HİLE YAPAR MI?

                                    

       Bu gün Nazilli Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifinde gelişen olaylardan bahsedeceğim.

       Ama öncelikle Yeni Zellanda’ da iki camiye yapılan saldırıyı kınayacağım. Otuz Müslüman kardeşimizden fazla ölü olduğu söyleniyor. Avrupa ülkelerinde İslam düşmanlığı artıyor. Allah ölenlere Rahmet eylesin. Kalanlara sabır versin.

      Saldırıyı gerçekleştiren bir kişi işçi olduğunu sıradan bir beyaz olduğunu ülkesindeki İslamlara karşı tavır aldığını, söylemiş ve kayda almış. Üzgünüm çok üzgünüm.

      Gelelim Nazilli Küçük sanayi sitesi yapı kooperatifine.

Kooperatifin yaptığı binlerler ce iş yeri bulunmaktadır. Her dükkân sahibi, oldukça zor şartlarda iş yeri sahibi oldular. Birçokları ödeme güçlüğü içine düştü kooperatiften atıldılar.

      Kalanlar ise, Kooperatifin yaptığı dükkânlara sahip olduklarında başka haklarının olduğunu bile düşünemediler.

Oysaki her bir ortağın dükkânlardan ayrı, diğer mal varlıklarından ve bankalarda bulunan paralarda da hisseleri vardı.

     Birileri yönetimi ele geçirince, dükkânlardan başka bu hisseleri ele geçirmeye çalıştıkları söylenmeye başlandı. Hele bir kişi varmış ki, Otuzdan fazla hisseyi üzerine geçirdiği söyleniyor.

      Kooperatif yönetiminin kooperatifi şirkete çevirmeye çalıştığı da başka bir söylenti. Yine yönetimin kooperatifi turizm yatırımı yapması ve kuruluş amacının dışında faaliyetler sürdürmesi için Ana sözleşmesinde değişiklik yapmak için yetki istediği genel kurul gündeminin 6. Ve 7. Maddesinde belirtilmekte. ( Ticaret odasının oteli var ne kadar kazanıyor acaba?)

       Genel kurulda faaliyetlerin ibrası da istenmekte. Birçok üyenin bu durumdan haberdar olmadığını düşündüğünüzde acaba üyeler neyi ibra edecekler merak ediyorum.

     Sanayi Kooperatifinin üyelerinin birçoklarının haberinin bile olmadığı dükkânlardan başka, hisselerin (ki bunun her dükkân için 50-80 Bin TL değerinde olduğu söyleniyor.) üyelerin gözünden ve dikkatinden kaçırılarak kendilerinin üzerine geçirilmesi sonucu oluşacak servetin haksız bir servet olacağını, hisseleri üzerine geçirdiği söylenenler bilmezler mi acaba?

       Yukarıda, Yabancı ülkelerde oluşan İslam düşmanlığını kınarken, içeride İslam’ım diyenlerin böylesi bir yanlışlar zinciri içinde olmaları nedeniyle oluşan İslam düşmanlığına ne dememiz gerekir bilemiyorum.

      Kooperatif kalmakla, Şirket olmak arasında Üyelerin yararına değil zararına olacağını bu idareciler bilmiyorlar mı?

       İlle de kooperatifin ortadan kaldırılması, lağvedilmesi gerekiyorsa, Her dükkân sahibinin diğer hisselerden payını dağıtınız, ondan sonra ne yapmanız gerekiyorsa yapınız.

        Üzülüyorum, bu duyumlarım doğru ise, sizin gibi Müslümanım diyenlerin yaptıkları yanlışlar ve çıkar hesapları yüzünden, Ülkem içindeki gençlerin, İslam’dan uzaklaştıklarını, soğuduklarını ve hatta ateist olduklarını düşünmek bile istemiyorum.

           Nazilli Küçük Sanayi Kooperatifi Yöneticileri, duyumlarım doğru ise, sizleri haddim olmadan uyarıyorum. Bu benim Müslüman olarak görevim. Eğer sizler de Maun suresinde bahsedilenlerden değil iseniz ki öyle olduğunuza inanıyorum.  Bilgilendirmediğiniz, üyelerinizin haklarını, hisselerini kendilerine ulaştırır yanlış yapmazsınız.   Saygılarımla.

                                   Mehmet Kızılaslan 2019-03-15