Seçim bildirgelerinin,
al birini vur ötekine.
Bir siyasi
parti, dünyadan bihaber olabilir. O işi, uzmanlarına bırakabilir de, ülkesinin
gerçeklerinden bihaber olması mümkün değildir.
Ülke gerçeklerinden bihaber, seçim bildirgeleri
okuyoruz. Vatandaşın cebi boş ama sadaka bekliyor zannediyorsunuz. O sistem
battı.
Onurlu insanlar, iş isterler. Sadaka
değil, emeklerinin karşılığını isterler.
İşsizliği
nasıl önleyeceksiniz?
İş yerlerinin kapanmasını nasıl
önleyeceksiniz?
Yeni iş
yerlerinin açılmasını nasıl sağlayacaksınız?
İş yeri açanların SGK primlerini biz
ödeyeceğiz, diyebiliyor musunuz?
Sizlerden
siyaset adamı olmaz.
Siz politikacıların
yanlışı, Milletinizi ve onların
gerçeklerini bilmiyorsunuz.
Ben öteki adaydan, daha çok vereceğim. Demek
acaba ne kadar doğru?
Çok kazanandan
çok, az kazanandan az vergi alacağız ne demek?
Her kazançtan,
Yüzde 10 vergi aldığınızda, Bin lira kazanandan, Yüz lira vergi, On Bin lira
kazanandan, Bin lira vergi aldığınızda, çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi
almış olmaz mısınız?
Neden verginin rakamını
netleştirmiyor ve Büyük sanayicileri korkutuyorsunuz?
ABD ye AB ye
Milletten önce güvence vermek, ne demek oluyor?
ABD’nin
ülkemizin tek düşmanı olduğunu hala öğrenmediniz mi?
Terör
örgütlerinin arkasındaki en büyük gücün, ABD ve AB olduğunu anlayamadınız mı?
Efendiler, koca, koca dağların, fare
doğurmasına sebep oluyorsunuz. Dağlar kocaman da, sizin bildirgelerinizi
hazırlayanların beyinleri çok küçükmüş gibi sanki.
İktidarın
yorgunluğundan, Milletin usanmış lığından ve bıkkınlığından dolayı umut gibi
görünseniz de; Ülke insanımızın gerçeklerinden uzaksınız. Yeni bir şeyler söyleyemediniz.
Şimdi,
söyler misiniz bizlere, Üretimi nasıl artıracaksınız?
Efendim
vergisini ve SGK primini düzenli ödeyenlere, ödedikleri kadar faizsiz kredi
vereceğiz, bunlar üretimi artıracaklarmış.
Siz hiç matematik bilmez misiniz? Bu
vatandaşın zaten sermaye ye ihtiyacı yok ki.
Vergisini ve SGK primlerini ödeyemez
hale gelen, kapatma noktasındaki, yüzbinlerce kobiye ne olacak? Onları tekrar nasıl üretken
hale getireceksiniz?
Cari açık,
üretilenlerin dışarı satılması ile kapanır.
Üretimi, nasıl dışarı satılır hale
getireceksiniz? Takas (barter) yapmayı düşünüyor musunuz?
Bizim ürünlerimiz AB de ve ABD de
satılacak kadar teknik değil, teknolojik değil. Bu malları Ortadoğu da ve Asya
da satılabilir ancak, yüzümüzü Doğuya nasıl çevireceğiz.
Bir başkan adayı çıkıyor, Çin’in bize
kullandıracağı, 400 Milyar doları, kurtuluş olarak gösteriyor. Üzülüyorum, o da
dışa el açarak kurtulacağımızı zannediyor.
Efendiler
Üretmeden kalkınmış bir ülke gösteriniz bana?
Yoktur
gösteremezsiniz.
Tarım ürünlerimizi dışarı satılır hale
getirecek fabrika kuranları, nasıl destekleyeceksiniz?
Ürettiklerimizi,
Ataşeliklerimiz de ve Konsolosluklarımızda tanıtım pazarlama üniteleri kuracak mısınız?
Onlar gittikleri ülkeler de ne yaparlar?
Sizler,
var olanları dağıtarak, yani sadaka ekonomisi ile ülkenin kurtulacağını mı
zannediyorsunuz?
Ülke ekonomisi, duvara çarpmadı mı daha,
hazine dolu mu da, vaat ederek, dağıtarak oy alacağınızı zannediyorsunuz?
Gördüğüm kadarı
ile dağlar fare doğurdu. Allah sonumuzu hayır eyleye.
Saygılarımla. Mehmet
Kızılaslan 2018-05-28