Bir kaos yaşanıyor ülkemde.
Son hızla gidiyoruz iç savaşa.
Hamasi nutuklara devam ediyor
liderler.
Vatandaş ta alkış tutuyor bu
gidişe.
Sanal alem de herkes savaş
çığırtkanlığı yapıyor.
Yedi den yetmişe neden bu hale geldik
demiyoruz da, öç alınması için düşmanlıkları körüklüyoruz.
Dün gece bir bin başımızı daha şehit verdik.
Tugay komutanlığımıza saldırıldı. Akaryakıt istasyonlarına saldırılıyor. Doğal
gaz boru hattımıza sabotaj yapıldı.
Bakalım daha nasıl kötü haberler
alacağız.
Kanı kanla yıkamazlar diye bir
söz var ya hani, savaş devam ettiği sürece kimler kazanacak kimler kaybedecek
bir bakalım isterseniz.
Çözüm süreci başladığından beri,
acı haberler duymaz olmuş ve ülke ekonomisi daha iyi hal almaya başlanmıştı.
Çünkü eforumuzu, terörle
mücadeleye değil de, yatırım ve insana dair faydalı şeylere harcamaya
başlamıştık.
Bundan kim gocundu?
Kimler rahatsız oldu?
Kimler kazançlı çıkmaya, kimler
zararlı çıkmaya başlamıştı?
Bazılarınız ödün verildikçe böyle
oldu. Azdılar, gibi cümleler kuruyorsunuz.
Siz hiç, bir kedinin köşeye
sıkışınca yaptıklarını gördünüz mü? Görmediyseniz hayal etmeye çalışınız.
Barış güçlü adamın güçsüz genç
çocuğu dövüp sindirdikten sonra,”Barışalım artık” demesiyle olmaz.
O çocuk ileride büyüyecek ve
güçlü adam, yaşlanacak. Sonuç Şiddetle susturulan ve barıştık zannedilen genç
çocuk, eline fırsat geçtiğinde kendisine yapılanın öcünü alacak yaşlanan güçlü
adamı öldürmeyi bile düşünecektir.
Buna benzer hikayeleri daha
öncede yazdım.
Barış güçlü olduğunuz halde, sizden zayıf olanları da, kendiniz gibi
kabul ettiğiniz ve adaletli olduğunuzda, onların hakkını verdiğinizde
gerçekleşir.
Ben güçlüyüm, asarım, keserim,
seni tükürüğümle boğarım, diye sindirmekle sağlanmaz.
Ta başından beri çözüm sürecinin
yanındaydım, şimdi de yanındayım. Konuşularak çözülemeyecek hiçbir sorunumuz
yok bizim. Bu ülke hepimizin. Sadece birimizin ya da öbürümüzün değil.
Paylaşılacak kadar de büyük
değil.
Savaşarak kan gölüne çevrilecek
kadar da basit değil.
Vazgeçin hamasi nutuk atanlar.
Hamasi nutuk atanların oyununa gelenler, sizlerde ayakta uyumayın.
Savaşa gidenler sizin çocuklarınız. Sizin kardeşleriniz. O hamasi nutuk
atanların çocukları yok. Var ise de askere gitmeyecekler.
Görmediniz mi şehit çıkan evlerin
hallerini?
Hangi şehit bir villadan çıktı?
Hangi zengin ailenin çocuğu şehit
oldu?
Uyanın ey millet bazıları koltuk
sevdasına, bu ülkeyi kan gölüne çevirmeye çalışıyorlar.
Darbeci Faşist Kenan da, 12 Eylül
öncesi ülkeyi bu hale getirmişti. Sonrada darbe yaparak “kurtardım” dedi.
Her türlü yetki elindeyken
olayları engellemeyip körükledi.
Şimdi de sivil bir darbe
planlanıyor gibi. Uyanın milletim, biz bu rüyayı daha önce çok gördük.
Erken seçime gidebilmek için
planlanan bu olayların sonunda, Milletin kendi eliyle sivil darbe yapması
bekleniyor.
Askerimiz muhakkak bunların
üstesinden gelecek güçlülükte ve büyüklükte, ama olay askerle çözülmenin
ötesinde, barışçıl yollarla çözülmek zorunda.
Yine söylüyorum, döverek
susturduğumuz çocuk, muhakkak büyüdüğünde yediği o dayağın öcünü alacak, kinini
kusacaktır.
Bize bir yudum sevgi ile kurulan, kardeşlik, barış gerek. Çünkü
kardeşlik eşitliktir.
Saygılarımla. Mehmet Kızılaslan 2015-07-28