Efendiler piyasalarda iş yapan
işletmelerin nereden bakarsanız bakınız yarısından fazlasının içi kof ve boş.
Çokları günü kurtarmaya çalışıyor.
Vergi dairesine ve SGK ya borçlarını ödeyemez olmuşlar.
Adam ödemek istiyor, ama çok
önceleri faizlerin yüksek olduğu dönemlerde anaparaya dahil edilen, faizler
yüzünden, SGK borçları tamamen ödenemeyecek hale gelmiş.
Birçokları da bu kurumlara
acziyet belgesi verecek ama, arlarına gittiği için birçokları bu belgeyi
veremiyor. Birçokları da böyle bir durumdan bile habersiz.
Adam Vergi dairesine borcunu ödemek
istiyor. Kul hakkıyla Millet hakkıyla öbür tarafa gitmek istemiyor. “Taksitlendirin borcumu ödenecek hale
getirin ödeyeyim” diyor.
“Yüzde 10 peşin öde kalanı taksitlendirelim” diyor yetkili.
Adam “Bin liram var bunu alın taksitlendirin, zaten size olan başka
taksitlerimde var aksatmadan ödemeye çalışıyorum, yardımcı olun bana”
diyor.
Yetkili “Ben başka bir şey yapamam, verilen yetki buraya kadar” diyor.
Ey yukarıdaki tuzu kurular,
aşağıdaki esnafın durumunu bilmeyenler. Tarımsal kalkınma kurumunda yeni
işletmeler kurdurup işsizliği önlemeye çalışanlar; hibeler vererek yeni
işyerleri açılması çalışmaları yapacağınıza; açık işyerlerinin borcunu 100 -120
taksite bölünüz. Hibe vermeyiniz. Ödeyebilecekleri
taksitlere bölünüz.
Borç zaten faizin, faizi diye, diye katmerleşmiş, ödenmez durumdan
çıkarmanın yolunu arayınız.
Ey yukarıdaki ekonomist
geçinenler, siz bu ülkenin içine düştüğü durumu göremeyecek kadar bilgisiz ve
beceriksiz misiniz?
Millet senin hibenle, teşvikinle olmak ve Millete kul hakkıyla ölmek
istemiyor. Borcunu ödemek istiyor. Faizleri sıfıra yakın çektiniz. Neden
milletin devlete olan borçlarını 100 -120 taksitin üzerine yayıp ta piyasaları
rahatlatmayı düşünmüyorsunuz.
Diyelim E hacizleri yaptınız. Ne olacak piyasaların hali? Ne olacak
piyasalarda dolaşan üç kuruşu da siz el koyduğunuz da?
Amacınız ne efendiler? Bağcı
dövmekten yorulmadınız mı?
Bu ülkenin üreteninin hayatından
bezdiğinden haberiniz var mı?
Kilitleyin piyasaları, kapatın
küçük işletmeleri, rahatlayın bakalım.
Bir gün bu çareleri
üretemediğinizde, kapanıp giden işletmelerin vebalini çekemez hale
geleceksiniz.
Allah rızası için, şu Devlet sektörünün, özel sektöre, esnafa, köylüye,
sanatkara, hasılı üretene, düşmanlığını bitiriniz.
Üreten olmazsa, yakında o devlet
sektöründekilerin maaşlarını karşılıksız basacağınız paralarla ödemek zorunda
kalacaksınız.
En son e hacizlerin zamanlamasını
da çok güzel planlamışsınız, Allah razı olsun sizlerden.
Nerede o Millete dair, üretene
dair, çalışana dair nutuklarınız?
Yeniden söylüyorum. “Bu
alacaklarınızı siliniz” deme gibi bir bencilliğimiz olamaz. Bu borçları, hibe
ve teşvik diye karşılıksız vereceğiniz fonları kullanarak 100-120 aya bölerek
borçlu olanları rahatlatarak yaşama ve ödeme heyecanı yaratınız. Piyasaları
rahatlatınız.
Kimse ama hiçbir kimse Devlete
olan borcunun, Kul hakkı, Millet hakkı, olduğunu bilmiyor değil. Ödemek istiyor
borçlarını, borçsuz işine devam etmek ve huzurlu sona ulaşmak istiyor.
Ettiğiniz ve edeceğiniz
e-hacizler, önce yarısı borçlu olan esnafı, sonra piyasaları, en sonrada kimi
bitirir bilmem.
Çare bulun efendiler bu gidişe,
bu gidiş hayırlı bir gidiş değil. Sizin amacınız yaşatmak olmalı öldürmek ve
bitirmek değil…
Mehmet KIZILASLAN
2013-11-11
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder