Son
zamanlar oldukça çoğalan ve cezasının ne olacağı tartışmalara konu olan,
sapıklıklar ve çocuk cinayetleri yüreğimizi yakıyor. Empati yapmaya çalışınca,
çıldıracak gibi oluyoruz.
Birde
çocuklarının başına anlatılması bile zor olan bu olayların geldiği, Annelerin
ve babaların ruh halini düşüne biliyor musunuz?
Allah hiç
kimsenin başına vermesin.
Vermesin de, vermemesi için önlemlerin, köklü önlemlerin
alınması lazım.
Türk ceza
yasasında idam yok.
İnsan haklarına aykırıymış.
Ya benim çocuğuma, bu zulmü yapanların
yanına kalması halinde, benim haklarım, çocuğumun hakları ne olacak?
Şimdi sizlere
bir okurumun fikrinden bahsedeceğim. Belki de bu fikir, Yasa yapıcının
dikkatini çeker de, ne insan haklarına,
ne Avrupa birliği müktesebine aykırılık olmadan, bu insan bile olmayan
yaratıkların cezalarını verme şansımız olur.
Türk ceza
yasasında, ağır tahrik altında işlenen suçlar, diye bir bölüm var mıdır bilmem,
ama bu konuda ceza indirimlerinin yapıldığını çok iyi biliyoruz.
Sıkı durun şimdi
onu yazıyorum.
“ Sapıklıklara ve cinayetlere kurban edilen,
öldürülenlerin, birinci derece yakınları; bu sapık ve canileri öldürmeleri
halinde, üç gün ceza alırlar” diye bir yasa çıkaralım.
Bu üç günlük,
cezayı da tecil edelim. Sorunu çözmüş oluruz.
Biliyorum
birileriniz böyle bir yasa çıkar mı, çıkarılır mı? Diyorsunuz ama şunu iyi
biliniz ki, bu ülkede, ya idam cezasını çıkarmak zorundasınız, ya da bu tür,
bir yasa çıkarmak zorundasınız. Aksi halde bu pislikler, insan bile olmayan
yaratıklar, daha çok suç işlemeye ve toplumda infial yaratmaya devem edeceklerdir.
Bu yazım, acı
içinde olduğumdan dolayı kısa ve öz olacaktır.
Diğer yandan
İnsana karşı işlenen bu suçlardan önce, hayvanlara karşıda işlenen suçlara da,
etkili cezalar getirmek zorundayız. Çünkü bu sapıklar bu suçları, önce
hayvanlara karşı işliyorlar. Cezasız kaldıklarında, insanımıza karşı işleme
cesareti buluyorlar.
Allah rızası için sesleniyorum, yasa
yapıcılar, lütfen bu yazımı bari dikkate alınız. Bu çocuklar, Allah korusun,
sizin çocuklarınız da olabilirdi.
Mehmet Kızılaslan 2018-07-04
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder