Birkaç gün
önce bir muhtarımız intihar etti. Perşembe günü bir vatandaşımız trafik cezası
kesilince intihara kalkıştı. Bereket versin Belediye başkanımız ve emniyet
müdürümün ikna etmeleri sonucunda intihar engellendi. Trafik cezası değildir o
şahsın intiharına sebep, ama bardağı taşıran son damla olmuştur. Kim bilir hangi
sıkıntılar canından bezdirdi garibanı.
Aşağıda, insanımız,
limitlerini kullanmış ve yolun sonuna gelmiş gibi.
Ümitlerini kaybetmiş, hayata küsmüş durumda.
Çaresizlikler yüzünden çıkmazlarda.
İşin garibi, her şahıs sadece kendisini,
başaramamış zannediyor. Başka herkesin başarılı olduğunu zannediyor.
Halbuki şirketlerin içi kof. İnsanlarımızın
pek çoğu, korkunç borç batağı içinde.
İşletmeler
iflas etmiş de açıklamaktan korkuyor.
Sokakta yürüyen birçok sahsın kredi kartları
ve borçları hat safhada.
Her şahıs neredeyse Beş yıl
sonraki kazancını ipotek etmiş taksit, taksit yemiş gibi.
Yukarıda dedim ya her şahıs sadece kendisinin
başarısız olduğunu, kendisinden başka herkesin başarılı olduğunu zannediyor,
işte intiharların başlıca sebebi bu.
En yakınları
başlıyor önce, başarısız olan şahsı eleştirmeye. Ve onların bu tavırları canlarına tak ettiriyor.
Size
göre ortalık güllük gülistanlık, herkes zevkü safada.
Uyanın, hayır
gerçek öyle değil.
Köylü
ürününün parasını neredeyse bir yıl önceden harcamış bitirmiş durumda.
Emekli
maaşına karşılık kredi kullanmış birkaç yıllık maaşının yarısını bitirmiş.
Esnaf ya
kredi alamayacak duruma gelmiş, ya da kredilerini dolu, dolu kullanmış.
Memur ya
araba, ya ev, ya da lüks tüketim araçlarıyla en az üç yılını ipotek etmiş.
Ve siz yukarıdakilere göre, her yer bayram
yeri sanki.
Sizlerin tuzunuz kuru ama, kokmuş.
Sizlerin maaşlarınız yeterli ama, haram.
Sizlerin ek kazançlarınız var ama, günah!..(
siz bilirsiniz o ek kazançları)
Çantalar dolusu para, birinizden diğerinize
gidiyor, ama irinli, helal değil.
Bu arada gazetelerde, kötü haber, yazmak ta
yasak. Yakında sanal medyaya da gelir bu yasak.
Dolayısı ile
insanımız sadece kendisinin sıkıntıda olduğunu ve kendisinden başka herkesin
rahat olduğunu düşündüğünden, paniğe kapılıyor ve rahatsız oluyor. İntihara
kalkışıyor.
Adı konulmamış gizli bir krizin olduğunu
bilse, belki üzülmeyecek. Belki intihar etmeyecek.
İktidarlar
bunu açıklamazlar. Bunun aksi olduğunu söylerler, söyletirler. Peki, siz Muhalefettekiler
ne yaparsınız? Sizlerde, sadece iktidarların belirledikleri gündeme takılıp
gidiyorsunuz koyunlar gibi. Hiç mi Piyasaları takip etmez, köylüyü, esnafı,
sanatkarı, vatandaşı dinlemezsiniz?
Efendiler
tekrar söylüyorum Millet cinnet geçiriyor. Aklınız başınıza alın. Çare bulun
buna. Sizlerin öncelikli göreviniz, insanımızın akıl sağlığını korumaktır.
Şükürler olsun İslam’a göre İntiharlar yasak
ve günah ta, insanımızın birçoklarının intiharını, bu güzel inanç engelliyor.
Bir bilseler, bu
güzel İslam’a göre “Haksızlıklar
karşısında susmanın dilsiz şeytan olmakla eş değer olduğunu” ve birde bilseler, Tevekkül olmanın da yatmak olmadığını. Görürdünüz ananızın
örekesini.
Efendiler
sizler bu dünyada bu Milletin cahilliğinden dolayı kurtulmuş gibi
görünüyorsunuz. Ama biliniz ki öbür dünyada kurtuluşunuz mümkün olmayacak. Ne
sizlerin, nede muhalefetteki ağaların kurtuluşu mümkün olmayacaktır.
Eğer
kurtulursanız da bu benim öbür tarafta Yüce Allah’a isyanım olacaktır.
Mehmet
KIZILASLAN 2013-05-03
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder