17 Ocak 2013 Perşembe

ADINIZA HAİN BİLE YAKIŞTIRILSA

Bende hem zafer çığlıkları atmak istiyorum, hem de barış nutukları. Bunu o zayıf egom istiyor. Ne yapayım yalan mı söyleyeyim. Bir taraftan hamasi nutuklarımı atmalıyım. Diğer taraftan savaşı kazanmalıyım. Masa başında da barışa dair sözleri kocaman, kocaman söylemeliyim. “Savaşın galibi yoktur” bu söz benim değil kimin olduğunu da bilmiyorum, ama çok doğru bir söz. Gerçekten galibi yok, her iki tarafta zayiat veriyor her iki taraftan da kanlar akıyor. Canlar yanıyor. Biliyorum, istiyorum ve diliyorum ki; 1974 yılında solcuların arasına ajan olarak sokulan, Apo ve örgütünü kurduran Milli İstihbaratın içindeki derin hainler, bu gün yaşadıklarımızın hesabını öbür tarafta ödüyorlardır. “Barışı korumak savaşmaktan daha zordur” bu da benim sözüm değil. Eğer bir aklıselim çıkıp engel olabilseydi o günlerde yapılan bu ihaneti önleyebilseydi ve desteklemeseydi derin hainler Apocuları; bugün bu on binlerce şehit kanı akmayacaktı. Karşı taraftan da gariban çocukları ölmeyecekti. ( onların zenginleri zaten Türk ticaretinde işini yapıyor) Yeniden barış çok ama, çok zor bir süreç. Bu süreci canlandırmak kanların içinden çıkarıp insanımıza suna bilmek gerçekten yiğitlik isteyecek. Bu yiğitliğe kalkmak ta çok can alacağa benzer. Kimileriniz Kandil bölündü diye sevine dursun. Öldürülenler barıştan yana olanlardı kanımca. Barışı silahı elinde bulunduranların yanında bahsetmek hayata geçirmek hayatınıza mal olabilir. Barış, kandan, kinden, nefretten, nemalananların can damarlarını tıkamaktır. Barışı isteyenlerin hayatlarını çok zor koruyabilirsiniz. Bunun için öz veri ister, çaba ister, insanüstü gayret ister. Ben birçok yazımda, daha fazla insan hakları, daha fazla demokrasi, daha fazla huzur, istediğimi yazıyorum. Bunun yolu Terörün durdurulması, hamasi söylemle kökünün kazınmasından geçiyor. İşte o gün terörün durdurulduğu gün, İnsanlarımızı daha fazla anlayabileceğimiz, onlara daha fazla hizmet götürebileceğimiz günün başlangıcıdır. İnsanımızın isteklerine kulak verebileceğimiz, onlar için daha fazla para harcayabileceğimiz ve onu daha rahat bir hayat yaşatabileceğimiz, kaynakların ortaya çıkmasını sağladığımız gündür. Milyar dolarlara silah aldık. Milyar dolarlarla korucu sistemi kurduk birkaç aşireti o taraflarda derebeyi gibi yaşattık, kahraman ettik. Önleyebildik mi? Biliyorum Halletmenin yolu gerilla gibi savaşacak bir düzen de kurabilirdik, o şekilde halledebilirdik diyorsunuz. Kabul ediyorum en doğru yolda buydu peki onu da zaman, zaman denedik, becerebildik mi? “Çoktan çok, azdan az gitti” Bir taraftan on binler, diğer taraftan binlerce can alındı. Bitmesi için gayret gösterenlere minnettar olacak bu millet. Bu gün, sağ olup ta hamasi nutuk atanların yakınlarından bazıları da korkarım ki bu savaş bitmediğinde ölenlerin içinde olacaklar. Aklıselimi olan herkes, daha iyi hayat şartları isteyenler, daha fazla demokrasi isteyenler, daha bol kazanç isteyenler, huzur isteyenler, çocukları torunları ölmesin isteyenler ve karşı taraftakilerin yerine geçebilenler size sesleniyorum, Barışa destek olunuz. Barışı isteyiniz. Şehit anneleri sizlere de sesleniyorum, sayınızın daha fazla artmaması için,diğer annelerin çocuklarının da ölmemesi için, Adınıza hain bile yakıştırılsa barışı haykırınız. Dolduruşa gelmeyiniz. Beklide savaşı isteyenlerin, savaşacak çocukları yoktur biliyor musunuz? Rahattırlar, beklide savaştan nemalanıyorlardır. Barış hepimize lazım. Başka anneler ağlamasın. Saygılarım barış için mücadele edenlere. Mehmet KIZILASLAN 2013-01-11

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder