CANIM YANIYOR
ÖLÜMLERDEN MEDET UMANLARA
Ben olsam ne yapardım sözünü hiç
sevmiyorum ama bu gün bunu söyledim çünkü çok canım yanıyor.
Herkes yine sokaklara dökülmek
isteniyor ve ölümler üzerinden siyaset yapılıyor. Yürüyüşlere, gösterilere, çekilmeye
çalışılıyor ülkem.
Bu gösterilere katılmayanlar, acaba
vicdansızlar mı sizce?
Sanal âlemdeki köşelerinde siyah kurdele bağlamayanlar
katiller mi sizce?
Efendiler sizin hükümetiniz olsaydı iktidarda ve bu patlama
yine olsaydı o zamanda sokaklara dökülecek miydiniz acaba?
Canım
yanıyor önce Somadaki hemşerilerimin şehit olmalarına.
Canım yanıyor, Devlet
adamlığından nasibini almamış, ölümleri siyasetinde kullanan muhalefet
liderlerine.
Canım yanıyor taşrada insanları sokaklara döken basiretsiz politikacılara.
Canım yanıyor sivil toplum örgütlerinin liderlerinin
söylemlerine, canım yanıyor.
Bir parti
seçimi kazanamaya bilir. Muhalefete düşebilir. Partisinin kadrolarına acaba gölge hükümet kurdurup her bakanın yanlışlarını
takip ettirip doğrusunu önermeleri için girişim yaptıkları olmuş mu hiç?
Bir başka
muhalefet lideri seçimi kaybetmiş olabilir. Vilayetlerde genel müdürlükleri
takip etmesi ve yapılan yanlışlarda uyarması için, gölge genel müdürlükler
ihdas etti mi hiç?
Bir başka işçi dostu kurum, kuruluş,
sendika, Hükümetin iş güvenlik uzmanlarının
karşısına gölge iş güvenliği uzmanlıkları oluşturmuşlar mı hiç?
Allah
aşkına muhalefettekiler, sizler buna benzer bir uygulama geliştirdiğiniz oldu
mu hiç?
Bazı geri zekâlılarınız,
ne gereği var, hükümet yanlış yapar biz eleştiririz
diyorsunuz. Biliyorum ama bu ucuz siyasetten vazgeçin artık. Bu siyaseti
yemiyor millet. Daha anlamadınız mı?
Şimdi size bir örnek vereceğim. Devletin elinde
petrol sondaj makineleri var onlarca. Özel sektörde de var o makinelerden. İş
güvenliği için yukarıda bahsettiğim gölge bakanlıklar gölge genel müdürlükler
ve gölge iş güvenliği uzmanlıkları kurmuş olsaydınız.
Yer altında yaşayan hayvanların yuvalarını incelemiş olsaydınız ikinci
bir kaçış yolunun olduğunu görürdünüz. Ve birden fazla havalandırma
deliğinin olduğunu görürdünüz.
Ve yukarıdaki yetkililer.
İlgilileri uyarırdınız. Onlara bir proje sunduğunuz odlumu madenciler ve
madenlerin yapısı hakkında?
Onları sadece eleştirerek yeni yöntemler
önermeyen proje sunmayan muhalefettekiler hepinize sesleniyorum. Bazen
sizin orada neden olduğunuzu da merak etmediğim olmuyor değil.
Bütün yer altı madenlerine ikinci kaçış yolları açtırmak zorundasınız.
Onlarca havalandırma bacası açtırmak zorundasınız. Bu işletmeler özel
sektörde de olsa Devletin gücü ile yapılması ve ondan sonra üretime devam
edilmesi gerekir.
Bu fikrimi dikkate almadığınız
sürece, gerekenleri yapmadığınız sürece hepiniz suçlusunuz. Gerçi sizler orada
sadece olumsuz olaylar cereyan etsin ve bizlerde muhalefet yapalım diye hayıflandığınız
zamanlar oluyordur ama muhalefet yapmak bu değildir.
Soma bir milat olsun her madende
söylediğim kaçış yolu ve havalandırmalar açılsın artık madenler bir ölüm
merkezi değil gerçek ekmek kapısı durumuna getirilsin.
Göreceksiniz ileriki günlerde
bunlar yapılmadığında, Nükleer santral karşıtları, Termik santral
karşıtları, Hidro elektrik santrali
karşıtları, yanında birde Kömür madeni karşıtları ortaya çıkarılacak. Enerji
eksiği olan bir ülkede yaşamaya zorlanacağız.
O zamanda elektrikler neden kesiliyor
diye sokaklara döküleceklerdir.
Yine birileri Güneş panelleri ve
rüzgar enerjisi panelleri ne güne duruyor, diyenler var duyuyorum. Onlara da
biraz okumalarını ve dünyada hangi devletin ne kadar enerjisini bunlardan
karşıladıklarını okusunlar. Maliyetlerinin nelere ulaştığını araştırsınlar. Hayal
dünyasında yaşamasınlar diyorum.
Canım yanıyor. Kaza ve kadere
inanmıyorsunuz madem, kendi beyinleriniz de ürettiğiniz bir çözüm yolu
öneremediğiniz için.
Canım yanıyor Ölümleri
politikalarınızda kullandığınız için.
Canım yanıyor devlet adamlığı
sıfatına yakışmayanlarınız olduğu için.
Canım yanıyor hasılı, her
açtığımda ekranlarımı kirlettiğiniz için.
Mehmet KIZILASLAN 2014-05-16
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder